Forumel.Com

Geri Git   Forumel.Com > Gezelim ve Görelim > Diyar Diyar Türkiye'm > Ege Bölgesi

Ege Bölgesi Ege bölgesine ait bilgiler


Afyonkarahisar Adı Nereden Gelmiştir, Afyonkarahisar Adını Nereden Almıştır?

Ege bölgesine ait bilgiler



Konu Bilgileri
Konu Başlığı
Afyonkarahisar Adı Nereden Gelmiştir, Afyonkarahisar Adını Nereden Almıştır?
Konudaki Cevap Sayısı
0
Şuan Bu Konuyu Görüntüleyenler
 
Görüntülenme Sayısı
365

Kullanıcı Etiket Listesi

Like Tree1Beğeniler
  • 1 Post By Tomris

  
 
LinkBack Seçenekler Stil
Alt 01 Mayıs 2020, 19:57   #1
Çevrimdışı
Tomris
Tomris - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Üyelerin profil bilgilerini yalnızca kayıtlı üyeler görüntüleyebilir. Lütfen kaydol bağlantısından üye olunuz.
bayrak Afyonkarahisar Adı Nereden Gelmiştir, Afyonkarahisar Adını Nereden Almıştır?

Afyonkarahisar Adı Nereden Gelmiştir, Afyonkarahisar Adını Nereden Almıştır?

Afyonkarahisar Şehrinin İsmi Nerden Geliyor?

Afyon türkülerinde sık sık “Hisar” sözcüğü geçer. “Hisarın bedenleri çevirin gidenleri” Bu hisar sözcüğünün Afyon türkülerinde sık sık yinelenmesi nedensiz değildir. Eski adı Akroenos olan şehri Selçuklular uzun süren bir kuşatmadan sonra ele geçirdiler. “Hisar” kuşatma anlamına gelir. Acılarla elde edilen yere “Karahisar” dediler ve orada, kara taşlardan bir kale kurdular. Onaltıncı yüzyılda bölgede afyon yetiştirlmeye başlayınca, Karahisar’ın başına bir de Afyon eklendi ve şehir “Afyonkarahisar” adını aldı.

Afyonkarahisar Adı Nereden Geliyor?
Şehirler, çoğunlukla bulundukları coğrafyanın ayrıcalıklı yerlerinde kurulmuşlardır. Bu ayrıcalıklarını bazen tarihten bazen de konumlarından alırlar. Afyon ili çok eski bir yerleşim yeri olarak ismini Helenistik dönemden beri ekilen afyon(haşhaş) bitkisinin Latince ismi olan “Opion” ve eteğinde kurulduğu kalesinden almıştır.Hitit, Frig, Roma, Bizans, Selçuklu, Osmanlı ve Cumhuriyet Türkiye’sinde önemini koruyan bu ilin ismi son yıllarda Afyon olarak anılır olmuştu. Dünya’da ülkeler ve şehirler, kendi adları üzerine tarih yaratmaya çalışırken, baştan beri tarih olan “Karahisar’ın”, ilin adından çıkartılmasını anlamak oldukça güçtü.

Yapılan araştırmalarda bu “karahisar” sözcüğünün kaldırıldığına dair herhangi bir yasal düzenlemeye rastlanılmamış; ancak değişik tarihlerde yeni ilçe kurulmasıyla ilgili olarak çıkartılan çeşitli kanunlarda ilin adı “Afyon” olarak yer almıştır. Afyonkarahisar ismini değiştiren özel bir yasa olmamasına rağmen, karahisar” sözcüğü” ilimizin isminden zımnen kaldırılmıştır.

Atatürk’ün Afyonkarahisar’a yaptığı sayısız ziyaretlerinden birinde, Büyük Zaferi en iyi yansıtan anıt dediği ‘Büyük Utku Anıtı’ ile bütünleşen Karahisar Kalesi’nin Afyon isminden ayrılış öyküsü halk tarafından bilinmemekle beraber, ilimiz halk tarafından “Karahisar” olarak anılmaya da devam etmekte idi.

Cumhuriyetin ilk yıllarında Afyonkarahisar olarak bilinen İlimizin, Sahipoğulları Beyliği döneminde ki adı da Karahisar-ı Sahiptir.

Atatürk Araştırma Merkezi tarafından bastırılan “Nutuk’ un 34 ayrı yerinde “Afyonkarahisar” sözcüğü bizzat Atatürk tarafından söylenmiştir.
Yine Büyük Atatürk bir açıklamasında, “AFYONKARAHİSAR son büyük zaferin kilidi oldu, esası oldu. Afyonkarahisar’ın, tarihi savaşımızda unutulmaz parlak bir sayfası vardır.” Diyerek bu ilin tarihi önemine vurgu yapmıştır.

Afyon iline atandığım sırada bir gazeteci/yazar dostum bana, Vali bey, Afyonkarahisar ismi neden ve ne zaman değişti, bu konuda bir inceleme yaptırmayı düşünür müsünüz demişti. Bunun üzerine konuyu araştırdım; ama tam ve açıklayıcı bir yanıt bulmadım. Yaptığım araştırma sonunda, “Afyonkarahisar” kaldırıldığına dair herhangi bir yasal düzenleme olmadığı bilgisine ulaştım. Yukarıda da değinildiği üzere çeşitli vesilelerle çıkan yasalarda “Afyonkarahisar” yerine “Afyon” sözcüğü kullanılmıştı.

Cumhuriyetimizin 80 yılında, Türkiye Cumhuriyetinin çatısının çatıldığı ve Anadolu’nun kilidi konumunda bulunan İlimizin ismini tekrar Afyonkarahisar olarak ortak değişmesi için bazı girişimler başlatıldı. Bu konuda İlimiz milletvekillerinin desteği sağlandı. İlimizin adının tekrar Afyonkarahisar olması için bir yasa tasarısı taslağı hazırlanarak bu çalışma, millet vekillerimizle paylaşıldı. Millet vekillerimizce 26.08 2003 tarihini izleyen günlerde, TBMM nezdinde başlatılan isim değişikliği çabaları, ortak çabaları ve izlemeleri sayesinde 6 Ocak 2005 tarihinde 5285 Sayılı Yasa ile sonuçlandı.

Aslında, “Afyon İli’nin” adının, kültürel ve tarihsel olarak yer aldığı coğrafya ile özdeşmiş bulunan “Afyonkarahisar” ismiyle değiştirilmesinin zamanı çoktan gelmişti. Bize düşen görev, konuyu halkın gündemi haline getirmekti. Bu da kısa sürede sağlandı.

Nitelikli haşhaş bitkisinin mor rengi ile “Karahisar Kalesinin mora yakın koyu renginin özdeşleştiği İlimizin adının; Afyonkarahisar olmasından daha doğal ne olabilir ki.

Kurtuluş savaşımızda çok önemli bir yeri olan ve Afyonkarahisar Vilayetinin geçen zaman içerisinde Afyon İline dönüşmesi ne kadar doğru olmuştur bilinmez; ama Büyük Atatürk’ün Söylevinde defalarca yer alan Afyonkarahisar isminin tekrar alınmasının tarihe olan önemli bir borcun ödenmesi olarak değerlendirilebilir.

Şehirler, tarihleri ve tarih içindeki işlevleri ile bir bütündür. Kurtuluşa giden yolda binlerce insanımızın şehit olduğu Afyonkarahisar ilinin adının Afyon olarak anılmaya devam etmesi halinde, bu ismin yeterince tanımlayıcı ve kapsayıcı olmayacağı açıktı. Ayrıca,zaman içinde özensizlik sonucu meydana gelen bu eksiklik, tarihe karşı hem sorumluk, hem de borçtu. Dolaysıyla TBMM’nce 06.01 2005 günü kabul edilen, “5285 Sayılı Afyon İinin Adının Afyonkarahisar Olarak Değiştirilmesi Hakkında Kanun” tarihi hatayı düzeltmesin yanında, çok önemli bir kültür değerimizi de bizlere yeniden kazandırmıştır.

Yapılan yasal düzenlemeyle ilimizin adının tekrar Afyonkarahisar’a dönüştürülmesi sonunda Türk tarihine ve Afyonkarahisar halkına duyulan saygı bir kez daha yenilenmiştir.

Muzaffer Dilek
Afyon Valisi

AFYONKARAHİSAR ADI NEREDEN GELMİŞTİR?

Afyonkarahisar Kalesi , şehrin güneyinde, çok yüksek ve yalçın bir dağın tepesindedir. Adını dünyanın oluşumunun dördüncü zaman diliminde bir yanardağ ağzında meydana gelen sarp kayalar üzerine kurulan kaleden (Karahisar) ve ilk defa “Synnada” antik kenti sikkelerin de karşımıza çıkan haşhaş (Opıum-Afyonkarahisar)’dan alan Afyonkarahisar M.Ö. 2.000 yıllarına kadar uzanan bir tarih şeridi yaşatır.

İlk yerleşim izine, II. Murşil’in Arzava seferinde kullanıldığından bahsedilen ve Hapanova (Yüksek Tepe) olarak adlandırılan Kale’de rastlamaktayız. Günümüze kadar ulaşan Hitit sur parçalarından da burasının Hititlerce ilk defa kullanıldığını öğrenmiş oluyoruz.

Hititlerden sonra Anadolu’da uygarlık kurmuş olan Frigler’in izlerine, sarp kayalık üzerinde tespit ettiğimiz Frig mihrabı, sunu çukurları, Frig basamaklı sunağı gibi kayalığın zirvesinde bulunan Frig kaya tapınağında rastlamaktayız. Sarp kayalık üzerinde günümüze kadar korunarak gelmiş dinî amaçlı yapılanmadan, burasının Frigler döneminde dinî bir merkez olarak kullanıldığı anlaşılmaktadır.

Roma ve Bizans döneminde Asya ve Anadolu eyaletine bağlı bir yerleşim yeri olan ilimizin adı, Akronıum (Yüksek Tepe)’dir. Bu dönemde, kaplıcaları, Frigya Salutaris (Şifalı Frigya) adıyla ün yapmıştır. Afyonkarahisar, asıl önemine “Selçuklular” döneminde kavuşmuştur. Milâdî 1147-1157 yılları arasında Sultan I. Mesud’un emri ile “Karahisar” adı ile tanınan kalenin eteklerine, bir Türk boyu olan Karaşar’ lar yerleştirildiler. Stratejik yolların kavşağında çok çetin bir kalesi bulunması dolayısıyla, kale ile Hıdırlık (kalenin güneyinde bulunan tepe) tepesi arasındaki yerleşim alanı çok kısa sürede genişlemiştir. Bu gelişmeyi hızlandıran diğer bir olay da, Sultan I. Alâaddin Keykubat’ın tahta çıkar çıkmaz başlattığı yurt kalelerinin onarımı sırasında Afyonkarahisar Kalesi’nin de onarılmasını buyurmasıdır.

Sultan I.Alâaddin Keykubat, 1231 yılında lalası ve mimarı Bedrettin Gevhertaş’ı kale dizdarı olarak Afyonkarahisar’a gönderir. Gevhertaş, kalenin burç ve bedenlerini onardıktan sonra, yukarı Kale’de küçük minareli mozaik çini mihraplı bir mescit ve onun doğu yanına da bir saray yaptırır. Ayrıca Alâaddin Medresesi adlı Hisarardı Medresesi’ni yaptırır. Sarp kayalar üzerindeki kalesi sağlam ve güvenilir olan Afyonkarahisar’da Selçuklu Devleti’nin hazineleri saklanır olmuş ve adına da “Karahisar-ı Devle” denilmiştir.Anadolu Selçuklu Devleti’nin 1243 Kösedağ Savaşı sonrasında Moğolların hâkimiyetine girmesiyle Afyonkarahisar’da Sahipata Beyliği kurulmuş, daha sonra sırayla Eşrefoğulları, Germiyanoğulları ve Karamanoğulları Beylikleri egemenliğinde kalmıştır.

Şehir, Osmanlı İmparatorluğu döneminde genişleyerek büyümüştür. Fatih Sultan Mehmet’in sadrazamlarından Gedik Ahmet Paşa, Karaman Seferi sırasında Afyonkarahisar’da konaklamış ve 1472-1477 yılları arasında yapımı tamamlanan Gedik Ahmet Paşa Külliyesi’ni(sübyan mektebi, medrese, hamam, imaret ve camii’den müteşekkil) yaptırmıştır. Bunun yanında çok sayıda mescit, cami, medrese yapılmıştır. Mevlevîlik tarikatının yayıldığı merkez olan Afyonkarahisar’daki Mevlevi Tekkesi’nin 19.yy.’da yanmasından sonra dönemin padişahı II. Abdülhamid Han tarafından yaptırılan Mevlevî Tekkesi (Bugün cami olarak kullanılmaktadır.) önemli mimarî eserlerdendir.

İstiklâl Savaşı yıllarında Afyonkarahisar, Başkomutanlık Karargâhı olmuş, Millî Mücadeleyi zafere ulaştıran Başkomutanlık Meydan Savaşı, Afyonkarahisar’da da verilmiştir. Kurtuluş Savaşında, Büyük Taarruzdan bir gün sonra 27 Ağustos 1922 günü, saat:17.oo’de Türk orduları Afyonkarahisar’a girmiş bundan sonra Başkomutanlık ve Garp Cephesi Karargâhı Afyonkarahisar’a taşınmış ve karargâh olarak kullanılmıştır. Atatürk, 28 Ağustos1922 günü Afyonkarahisar’daki karargâhına gelmiş, büyük zafere kadar çalışmalarını buradan idare etmiştir.

Afyonkarahisar İsmi Nereden Geliyor?

Şehir merkezinde volkanik özellikli dağlar arasında 226 m. yükseklikte, yalçın, yüksek ve konik bir tepe olan ve kale olarak adlandırılan yer, Hititlerden günümüze kadar insanların ilgisini çekmiş ve savunulmaya uygun olmasına karşın aşağı, orta ve yukarı sur olmak üzere üç kat surla çevrelenerek daha da savunulmaya elverişli konuma getirilmiştir.

Bu özelliğinden dolayı Hititler; HAPANUVA, Romalılar ve Bizanslılar AKROİNON, Selçuklular, Beylikler ve Osmanlılar KARAHİSAR-ÎDEVLE, KARAHİSAR-Î SAHİP adını vermişlerdir.

Şehir merkezinde ve il sınırları içinde M.Ö. II.yüzyıldan günümüze kadar insanların geçim kaynağı olarak yetiştirilen, haşhaş bitkisinden elde edilen özsu anlamında ki OPIUM kelimesinin Afion olarak söylenmesinden dolayı Afyon adını almıştır.

Zamanla her ikisi birleştirilerek şehrimizin adı Afyonkarahisar olmuştur. İlk kez 17.yy.’daki mahkeme kayıtlarında bu adın verildiği bilinmektedir.
Bölge Frigya Kültürüyle bilindiği için Frig sonrasında, özellikle Roma ve Bizans dönemlerinde Frigya sıcak sularından dolayı da FRİGYA SALUTARİS (Şifalı Frigya) olarak adlandırılmıştır.

Kaynak: afyonkulturturizm.gov.tr

Afyonkarahisar İsmi Nereden Gelmiştir?, Afyonkarahisar İsminin Anlamı Nedir, Afyonkarahisar İsminin Efsanesi, Afyonkarahisar İsminin Hikayesi,

Bu forumdaki linkleri ve resimleri görebilmek için en az 25 mesajınız olması gerekir.


Afyonkarahisar Şehrinin İsmi Nerden Geliyor?

Afyon türkülerinde sık sık “Hisar” sözcüğü geçer. “Hisarın bedenleri çevirin gidenleri” Bu hisar sözcüğünün Afyon türkülerinde sık sık yinelenmesi nedensiz değildir. Eski adı Akroenos olan şehri Selçuklular uzun süren bir kuşatmadan sonra ele geçirdiler. “Hisar” kuşatma anlamına gelir. Acılarla elde edilen yere “Karahisar” dediler ve orada, kara taşlardan bir kale kurdular. Onaltıncı yüzyılda bölgede afyon yetiştirlmeye başlayınca, Karahisar’ın başına bir de Afyon eklendi ve şehir “Afyonkarahisar” adını aldı.

Afyonkarahisar Adı Nereden Geliyor?
Şehirler, çoğunlukla bulundukları coğrafyanın ayrıcalıklı yerlerinde kurulmuşlardır. Bu ayrıcalıklarını bazen tarihten bazen de konumlarından alırlar. Afyon ili çok eski bir yerleşim yeri olarak ismini Helenistik dönemden beri ekilen afyon(haşhaş) bitkisinin Latince ismi olan “Opion” ve eteğinde kurulduğu kalesinden almıştır.Hitit, Frig, Roma, Bizans, Selçuklu, Osmanlı ve Cumhuriyet Türkiye’sinde önemini koruyan bu ilin ismi son yıllarda Afyon olarak anılır olmuştu. Dünya’da ülkeler ve şehirler, kendi adları üzerine tarih yaratmaya çalışırken, baştan beri tarih olan “Karahisar’ın”, ilin adından çıkartılmasını anlamak oldukça güçtü.

Yapılan araştırmalarda bu “karahisar” sözcüğünün kaldırıldığına dair herhangi bir yasal düzenlemeye rastlanılmamış; ancak değişik tarihlerde yeni ilçe kurulmasıyla ilgili olarak çıkartılan çeşitli kanunlarda ilin adı “Afyon” olarak yer almıştır. Afyonkarahisar ismini değiştiren özel bir yasa olmamasına rağmen, karahisar” sözcüğü” ilimizin isminden zımnen kaldırılmıştır.

Atatürk’ün Afyonkarahisar’a yaptığı sayısız ziyaretlerinden birinde, Büyük Zaferi en iyi yansıtan anıt dediği ‘Büyük Utku Anıtı’ ile bütünleşen Karahisar Kalesi’nin Afyon isminden ayrılış öyküsü halk tarafından bilinmemekle beraber, ilimiz halk tarafından “Karahisar” olarak anılmaya da devam etmekte idi.

Cumhuriyetin ilk yıllarında Afyonkarahisar olarak bilinen İlimizin, Sahipoğulları Beyliği döneminde ki adı da Karahisar-ı Sahiptir.

Atatürk Araştırma Merkezi tarafından bastırılan “Nutuk’ un 34 ayrı yerinde “Afyonkarahisar” sözcüğü bizzat Atatürk tarafından söylenmiştir.
Yine Büyük Atatürk bir açıklamasında, “AFYONKARAHİSAR son büyük zaferin kilidi oldu, esası oldu. Afyonkarahisar’ın, tarihi savaşımızda unutulmaz parlak bir sayfası vardır.” Diyerek bu ilin tarihi önemine vurgu yapmıştır.

Afyon iline atandığım sırada bir gazeteci/yazar dostum bana, Vali bey, Afyonkarahisar ismi neden ve ne zaman değişti, bu konuda bir inceleme yaptırmayı düşünür müsünüz demişti. Bunun üzerine konuyu araştırdım; ama tam ve açıklayıcı bir yanıt bulmadım. Yaptığım araştırma sonunda, “Afyonkarahisar” kaldırıldığına dair herhangi bir yasal düzenleme olmadığı bilgisine ulaştım. Yukarıda da değinildiği üzere çeşitli vesilelerle çıkan yasalarda “Afyonkarahisar” yerine “Afyon” sözcüğü kullanılmıştı.

Cumhuriyetimizin 80 yılında, Türkiye Cumhuriyetinin çatısının çatıldığı ve Anadolu’nun kilidi konumunda bulunan İlimizin ismini tekrar Afyonkarahisar olarak ortak değişmesi için bazı girişimler başlatıldı. Bu konuda İlimiz milletvekillerinin desteği sağlandı. İlimizin adının tekrar Afyonkarahisar olması için bir yasa tasarısı taslağı hazırlanarak bu çalışma, millet vekillerimizle paylaşıldı. Millet vekillerimizce 26.08 2003 tarihini izleyen günlerde, TBMM nezdinde başlatılan isim değişikliği çabaları, ortak çabaları ve izlemeleri sayesinde 6 Ocak 2005 tarihinde 5285 Sayılı Yasa ile sonuçlandı.

Aslında, “Afyon İli’nin” adının, kültürel ve tarihsel olarak yer aldığı coğrafya ile özdeşmiş bulunan “Afyonkarahisar” ismiyle değiştirilmesinin zamanı çoktan gelmişti. Bize düşen görev, konuyu halkın gündemi haline getirmekti. Bu da kısa sürede sağlandı.

Nitelikli haşhaş bitkisinin mor rengi ile “Karahisar Kalesinin mora yakın koyu renginin özdeşleştiği İlimizin adının; Afyonkarahisar olmasından daha doğal ne olabilir ki.

Kurtuluş savaşımızda çok önemli bir yeri olan ve Afyonkarahisar Vilayetinin geçen zaman içerisinde Afyon İline dönüşmesi ne kadar doğru olmuştur bilinmez; ama Büyük Atatürk’ün Söylevinde defalarca yer alan Afyonkarahisar isminin tekrar alınmasının tarihe olan önemli bir borcun ödenmesi olarak değerlendirilebilir.

Şehirler, tarihleri ve tarih içindeki işlevleri ile bir bütündür. Kurtuluşa giden yolda binlerce insanımızın şehit olduğu Afyonkarahisar ilinin adının Afyon olarak anılmaya devam etmesi halinde, bu ismin yeterince tanımlayıcı ve kapsayıcı olmayacağı açıktı. Ayrıca,zaman içinde özensizlik sonucu meydana gelen bu eksiklik, tarihe karşı hem sorumluk, hem de borçtu. Dolaysıyla TBMM’nce 06.01 2005 günü kabul edilen, “5285 Sayılı Afyon İinin Adının Afyonkarahisar Olarak Değiştirilmesi Hakkında Kanun” tarihi hatayı düzeltmesin yanında, çok önemli bir kültür değerimizi de bizlere yeniden kazandırmıştır.

Yapılan yasal düzenlemeyle ilimizin adının tekrar Afyonkarahisar’a dönüştürülmesi sonunda Türk tarihine ve Afyonkarahisar halkına duyulan saygı bir kez daha yenilenmiştir.

Muzaffer Dilek
Afyon Valisi

AFYONKARAHİSAR ADI NEREDEN GELMİŞTİR?

Afyonkarahisar Kalesi , şehrin güneyinde, çok yüksek ve yalçın bir dağın tepesindedir. Adını dünyanın oluşumunun dördüncü zaman diliminde bir yanardağ ağzında meydana gelen sarp kayalar üzerine kurulan kaleden (Karahisar) ve ilk defa “Synnada” antik kenti sikkelerin de karşımıza çıkan haşhaş (Opıum-Afyonkarahisar)’dan alan Afyonkarahisar M.Ö. 2.000 yıllarına kadar uzanan bir tarih şeridi yaşatır.

İlk yerleşim izine, II. Murşil’in Arzava seferinde kullanıldığından bahsedilen ve Hapanova (Yüksek Tepe) olarak adlandırılan Kale’de rastlamaktayız. Günümüze kadar ulaşan Hitit sur parçalarından da burasının Hititlerce ilk defa kullanıldığını öğrenmiş oluyoruz.

Hititlerden sonra Anadolu’da uygarlık kurmuş olan Frigler’in izlerine, sarp kayalık üzerinde tespit ettiğimiz Frig mihrabı, sunu çukurları, Frig basamaklı sunağı gibi kayalığın zirvesinde bulunan Frig kaya tapınağında rastlamaktayız. Sarp kayalık üzerinde günümüze kadar korunarak gelmiş dinî amaçlı yapılanmadan, burasının Frigler döneminde dinî bir merkez olarak kullanıldığı anlaşılmaktadır.

Roma ve Bizans döneminde Asya ve Anadolu eyaletine bağlı bir yerleşim yeri olan ilimizin adı, Akronıum (Yüksek Tepe)’dir. Bu dönemde, kaplıcaları, Frigya Salutaris (Şifalı Frigya) adıyla ün yapmıştır. Afyonkarahisar, asıl önemine “Selçuklular” döneminde kavuşmuştur. Milâdî 1147-1157 yılları arasında Sultan I. Mesud’un emri ile “Karahisar” adı ile tanınan kalenin eteklerine, bir Türk boyu olan Karaşar’ lar yerleştirildiler. Stratejik yolların kavşağında çok çetin bir kalesi bulunması dolayısıyla, kale ile Hıdırlık (kalenin güneyinde bulunan tepe) tepesi arasındaki yerleşim alanı çok kısa sürede genişlemiştir. Bu gelişmeyi hızlandıran diğer bir olay da, Sultan I. Alâaddin Keykubat’ın tahta çıkar çıkmaz başlattığı yurt kalelerinin onarımı sırasında Afyonkarahisar Kalesi’nin de onarılmasını buyurmasıdır.

Sultan I.Alâaddin Keykubat, 1231 yılında lalası ve mimarı Bedrettin Gevhertaş’ı kale dizdarı olarak Afyonkarahisar’a gönderir. Gevhertaş, kalenin burç ve bedenlerini onardıktan sonra, yukarı Kale’de küçük minareli mozaik çini mihraplı bir mescit ve onun doğu yanına da bir saray yaptırır. Ayrıca Alâaddin Medresesi adlı Hisarardı Medresesi’ni yaptırır. Sarp kayalar üzerindeki kalesi sağlam ve güvenilir olan Afyonkarahisar’da Selçuklu Devleti’nin hazineleri saklanır olmuş ve adına da “Karahisar-ı Devle” denilmiştir.Anadolu Selçuklu Devleti’nin 1243 Kösedağ Savaşı sonrasında Moğolların hâkimiyetine girmesiyle Afyonkarahisar’da Sahipata Beyliği kurulmuş, daha sonra sırayla Eşrefoğulları, Germiyanoğulları ve Karamanoğulları Beylikleri egemenliğinde kalmıştır.

Şehir, Osmanlı İmparatorluğu döneminde genişleyerek büyümüştür. Fatih Sultan Mehmet’in sadrazamlarından Gedik Ahmet Paşa, Karaman Seferi sırasında Afyonkarahisar’da konaklamış ve 1472-1477 yılları arasında yapımı tamamlanan Gedik Ahmet Paşa Külliyesi’ni(sübyan mektebi, medrese, hamam, imaret ve camii’den müteşekkil) yaptırmıştır. Bunun yanında çok sayıda mescit, cami, medrese yapılmıştır. Mevlevîlik tarikatının yayıldığı merkez olan Afyonkarahisar’daki Mevlevi Tekkesi’nin 19.yy.’da yanmasından sonra dönemin padişahı II. Abdülhamid Han tarafından yaptırılan Mevlevî Tekkesi (Bugün cami olarak kullanılmaktadır.) önemli mimarî eserlerdendir.

İstiklâl Savaşı yıllarında Afyonkarahisar, Başkomutanlık Karargâhı olmuş, Millî Mücadeleyi zafere ulaştıran Başkomutanlık Meydan Savaşı, Afyonkarahisar’da da verilmiştir. Kurtuluş Savaşında, Büyük Taarruzdan bir gün sonra 27 Ağustos 1922 günü, saat:17.oo’de Türk orduları Afyonkarahisar’a girmiş bundan sonra Başkomutanlık ve Garp Cephesi Karargâhı Afyonkarahisar’a taşınmış ve karargâh olarak kullanılmıştır. Atatürk, 28 Ağustos1922 günü Afyonkarahisar’daki karargâhına gelmiş, büyük zafere kadar çalışmalarını buradan idare etmiştir.

Afyonkarahisar İsmi Nereden Geliyor?

Şehir merkezinde volkanik özellikli dağlar arasında 226 m. yükseklikte, yalçın, yüksek ve konik bir tepe olan ve kale olarak adlandırılan yer, Hititlerden günümüze kadar insanların ilgisini çekmiş ve savunulmaya uygun olmasına karşın aşağı, orta ve yukarı sur olmak üzere üç kat surla çevrelenerek daha da savunulmaya elverişli konuma getirilmiştir.

Bu özelliğinden dolayı Hititler; HAPANUVA, Romalılar ve Bizanslılar AKROİNON, Selçuklular, Beylikler ve Osmanlılar KARAHİSAR-ÎDEVLE, KARAHİSAR-Î SAHİP adını vermişlerdir.

Şehir merkezinde ve il sınırları içinde M.Ö. II.yüzyıldan günümüze kadar insanların geçim kaynağı olarak yetiştirilen, haşhaş bitkisinden elde edilen özsu anlamında ki OPIUM kelimesinin Afion olarak söylenmesinden dolayı Afyon adını almıştır.

Zamanla her ikisi birleştirilerek şehrimizin adı Afyonkarahisar olmuştur. İlk kez 17.yy.’daki mahkeme kayıtlarında bu adın verildiği bilinmektedir.
Bölge Frigya Kültürüyle bilindiği için Frig sonrasında, özellikle Roma ve Bizans dönemlerinde Frigya sıcak sularından dolayı da FRİGYA SALUTARİS (Şifalı Frigya) olarak adlandırılmıştır.


vadikızı bunu beğendi.


İmzalardaki bağlantıları veya görselleri görüntülemek için gönderi sayınızın 10 veya daha fazla olması gerekir. Şu anda 0 mesajınız var.
 

Yer İmleri


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor: (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Trackbacks are Açık
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık



Tüm Zamanlar GMT +3 Olarak Ayarlanmış. Şuanki Zaman: 17:56.

Forum Bilgilendirme Künye
Powered by vBulletin® Version 3.8.4
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.

Forumel, lisanslı vBulletin kullanmaktadır!
Forum Sahibi: Dea Dia ve Gece

Sitemiz; yer sağlayıcı bir forum sitesidir. Forumel.Com adresimizde yapılan paylaşımlar, moderasyon ekibimizin onayına dahil olmadan direkt olarak yayınlanmaktadır. 5237 sayılı TCK (Türk Ceza Kanunu) ve 5651 Sayılı Kanun'un ilgili maddelerini ihlal eden kişilerin IP adresleri de dahil olmak üzere sair kişi veya adli mercilere müzekkere (Resmi Üst Yazı), tarafımıza tanzim edildiği takdirde paylaşılacaktır. Hukuka aykırı bir paylaşımın olduğunu düşündüğünüz mesaj ya da konuyu; İLETİŞİM linkine bildirim yoluyla iletebilirsiniz. 48 saat içerisinde mevcut şikâyetiniz üzerinden tarafınıza ulaşılacak, gerekli işlemler tesis edilecektir.

Tasarım: Dea Dia