Forumel.Com

Geri Git   Forumel.Com > Kültür ve Sanat > Atatürk Köşesi

Atatürk Köşesi Ulu önderimiz Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK'e özel oluşturduğumuz, Atatürk köşesi bölümümüz.


Atatürk'ün Dahiyane Gizli Mesajı: Cumhuriyet'i 29 Ekim'de İlan Etmesinin Özel Sebebi

Ulu önderimiz Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK'e özel oluşturduğumuz, Atatürk köşesi bölümümüz.



Konu Bilgileri
Konu Başlığı
Atatürk'ün Dahiyane Gizli Mesajı: Cumhuriyet'i 29 Ekim'de İlan Etmesinin Özel Sebebi
Konudaki Cevap Sayısı
1
Şuan Bu Konuyu Görüntüleyenler
 
Görüntülenme Sayısı
267

Kullanıcı Etiket Listesi

Like Tree3Beğeniler
  • 2 Post By Dea Dia
  • 1 Post By Leydihan

  
 
LinkBack Seçenekler Stil
Alt 30 Ekim 2021, 00:11   #1
Çevrimiçi
Dea Dia
Dea Dia - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Üyelerin profil bilgilerini yalnızca kayıtlı üyeler görüntüleyebilir. Lütfen kaydol bağlantısından üye olunuz.
bayrak Atatürk'ün Dahiyane Gizli Mesajı: Cumhuriyet'i 29 Ekim'de İlan Etmesinin Özel Sebebi

Atatürk'ün Dahiyane Gizli Mesajı: Cumhuriyet'i 29 Ekim'de İlan Etmesinin Özel Sebebi

'Cumhuriyet'in neden 29 Ekim'de ilan edildiğini hiç merak ettiniz mi? Muhtemelen şartlar gereği o güne denk geldiğini tahmin ettiniz fakat Atatürk'ün bu günü seçmesinin çok özel bir nedeni bulunuyor.

Neden 3 gün önce veya 5 gün sonra değil de tam olarak 29 Ekim? Bu günün seçilmesi bir rastlantı değildi. Mustafa Kemal Atatürk özellikle 29 Ekim'i seçerek aslında gizli bir mesaj vermişti. Peki bu mesaj kime ve niyeydi? 29 Ekim'in sırrı neydi?

Ulu önderimizin bu günü özel olarak seçmesinin nedeni, 30 Ekim'e 5 yıl sonra attığı bir tokat olmasıdır. Ne yaşanmıştı 30 Ekim'de? 1918 yılında Mondros'un imzalandığı gündür. Mondros Ateşkes Anlaşması birilerinin ihaneti nedeniyle Osmanlı Devleti'ni bitiren, İngiliz işgaline yol açan bir parçalanma ve çöküş anlaşmasıdır.

Yani Ata'mız, Türkiye Cumhuriyeti'ni 29 Ekim'de ilan ederek aslında 30 Ekim'e karşı "bir milletin ahını, intikamını" ilan etmiştir.



Bu tarihte ilan etmesinin nedenini 1925 yılında Cumhuriyet Bayramı kutlamaları esnasında Ankara'da 10 gün boyunca misafir ettiği Fahrettin Altay Paşa'ya açıklamıştır. Fahrettin Altay, 9 Eylül'de İzmir'e giren süvari kolordusu komutanıydı.

Anlattıklarına kulak verelim: Atatürk hep "mazlum bir millet" derdi. Cumhuriyet'in ilanından epey bir süre geçmişti. Ben de, hep neden 29 Ekim diye kendi kendime sormuşumdur. Bir gün Çankaya'da sofra dağıldıktan sonra, "Paşam, benim dikkatimi çekmiştir. Hep düşündüm. 30 Ekim 1918 günü mütareke ilan edildi. Adana'daki karargâhınızdan Başkent'e (İstanbul'a) verdiğiniz şifreyi hatırlıyorum. Şimdi aradan zaman geçti, Cumhuriyet'imizin ilanının 29 Ekim gecesine gelmesi acaba bir tesadüf müdür? Üç gün evvel, beş gün sonra da olabilirdi' diye sordum".

Bunun üzerine Atatürk şunları söylüyor: Mütarekenin ilk günlerini hatırlarsın. Saray ve hükûmet teslimiyeti kabul etmişti. Hükûmet sarayın, saray da İtilaf Devletleri'nin elinin altına girmişti. Saray bu halinden memnundu. Fakat, ben bunu kabul edemezdim. Buna karşı koymakla bir çıkış yolunu temin ederek, bu mazlum milleti tarih sahnesinden silmek, ortadan kaldırmak isteyenlere karşı harekete geçmek için kendimi vazifeli saymıştım. Dünyada tek başımıza idik, fakat benim inandığım ideale benimle beraber olanlar da bağlandılar ve netice hasıl oldu. Mütareke 30 Ekim 1918'de imzalanmıştı. Vatan parçalanmış, istilaya uğramıştı. Peki, 30 Ekim 1918'den bizim İzmir'e girdiğimiz tarih olan 9 Eylül 1922'ye kadar kaç yıl geçti? Dört yıl. 29 Ekim 1923'te Cumhuriyet'i ilan ettik. İşte beş yıla sığdırdığımız büyük inkılap, bizim yaşadığımız şartlara duçar olmuş, hangi milletin tarihinde vardır? Bu mazlum millet kendisinin hakkı olan yere ulaşmıştır, çektiğimiz acıların, sıkıntıların en büyük mükafatı işte budur. Bütün dünya bunu görmüştür. Daha da görecekleri vardır. Beni en çok mesut eden hadise, bu mazlum milletin hak ettiği bu yere gelmesidir. Sen benim 30 Ekim 1918 sonrası günlerdeki çektiğim azabı bilirsin. Yanımdaydın. Mondros 30 Ekim'dir, Cumhuriyet 29 Ekim. İşte bu da bir milletin, mazlum bir milletin ahıdır. Sanırım ki o zamanki devletler bunu anlamışlardır.

Atatürk bir an durdu, Fahrettin Paşa'ya baktı ve sonra elini masanın üzerine vurarak: Deyiniz ki, bu tarihten silinmek istenilen bir milletin öcüdür…



Fahrettin Altay'ın "Ama bundan hiç bahsetmediniz" demesi üzerine, Atatürk "Övünmek olur, övünmek benimle beraber mefkureye inananların, milletin, ordunun hakkıdır" der. Fahrettin Altay'ın Atatürk'ün bu olaya bakışıyla ilgili düşüncesi şudur: Cumhuriyet'in ilanı üç gün önce, iki gün sonra da olabilirdi. Bazı akımlar vardı, onlara karşı harekete geçmişti. Ama dikkatimden kaçmayan husus, müzakerelerin bir an evvel bitmesini istemesiydi. Adana'dan İstanbul'a verdiği şifrede yanında bulunduğum için, mütareke koşullarına olan şiddetli itirazını ve o günkü azabını çok iyi biliyordum. Diyelim ki, "Bu bir milletin öcüdür" sözünden bir netice çıkarabiliyorum, belki iki neticeyi birden elde etmek istemişti.

"Dâhi odur ki, ileride herkesin takdir ve kabul edeceği şeyleri ilk ortaya koyduğu vakit herkes onlara delilik der" diyen Atatürk, Cumhuriyet'in tarihini seçerken bile, dünyaya ve Türk ulusuna bir deha örneği daha göstermiş oluyordu.



Fahrettin Altay bu müthiş öyküyü, anılarını derleyen gazeteci Taylan Sorgun'a anlatmıştır. Taylan Sorgun 29 Ekim'in sırrını "Bekirağa Bölüğü" kitabında aktarmıştır. Bu sırrı Fahrettin Altay’ın ağzından dinleyen son tanıktır.

1. Dünya Savaşı'nın etkileri yüzünden millet, yorgun ve fakir düşmüş, ülkeyi savaşa sokan İttihat ve Terakki'nin kadrosu kendi hayatlarının endişesine düşerek ülkeden ayrılmışlardı.

Padişah ise şahsının ve sadece tahtının telaşı içinde, Damat Ferit hükûmeti, aciz ve kurtuluşu ancak İngilizlerle anlaşmada bulmaktadır. Devlet 30 Ekim 1918'de Mondros'ta İtilaf Devletleri'yle koşulları ağır bir teslimiyet antlaşması imzaladı.

İtilaf Devletleri, Mondros'un özellikle 7. maddesinden yararlanarak ülkenin hemen her yerini işgal etmektedir. İşgallerle beraber katliamları da yaşayan bu vatansever ve gururlu Türk milleti dış düşmanla boğuşurken, yüreği yanarak içerideki işbirlikçilerin de ihanetine uğramaktaydı.

Nâzım, o günler için "Ateşi de ihaneti de görmüş bir milletiz" diyor. Bütün bu ağır dış ve iç koşullara rağmen gür sesiyle ilk günden itibaren Mondros!a karşı çıkan, ulusun başına neler örülmekte olduğunu haykıran bir Mustafa Kemal vardır. Askeri ve siyasi dehasıyla Anadolu ihtilalini gerçekleştiren ve beş yıl süren müthiş bir mücadelenin sonunda Mustafa Kemal Atatürk, Cumhuriyet'i kurdu.

Her anlamı ile büyük Türk ulusunun öz ve aziz malı olan Cumhuriyet kıymetli evlatlarının elinde daima yükselecek ve sonsuza dek yaşayacaktır.

Alıntı


Sürmenaj ve Leydihan bunu beğendiler.


İmzalardaki bağlantıları veya görselleri görüntülemek için gönderi sayınızın 10 veya daha fazla olması gerekir. Şu anda 0 mesajınız var.
 
Alt 30 Ekim 2021, 01:34   #2
Çevrimdışı
Leydihan
Leydihan - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
Üyelerin profil bilgilerini yalnızca kayıtlı üyeler görüntüleyebilir. Lütfen kaydol bağlantısından üye olunuz.
Standart Cevap: Atatürk'ün Dahiyane Gizli Mesajı: Cumhuriyet'i 29 Ekim'de İlan Etmesinin Özel

Öfkemizde çok haklıyız. Atatürk'e karşı olanların da bu öfkesi bitmiyor, böyle anektodları kişisel çıkarları için kullanıyorlar. Taksim cami, Gezi direnişinin olduğu gün açılmıştı. Türk milletinin haklı öfkesini Gezi direnişinde hayatını kaybedenlere kin ve öfkesini kusarak cami açılışını o gün yaptı. Bu olay aklıma gelince tarih tekerrür ediyormuş meğerse..
Sürmenaj bunu beğendi.


İmzalardaki bağlantıları veya görselleri görüntülemek için gönderi sayınızın 10 veya daha fazla olması gerekir. Şu anda 0 mesajınız var.
 

Yer İmleri

Etiketler
29 ekim, cumhuriyet bayramı, mustafa kemal atatürk, türkiye cumhuriyeti


Konuyu Toplam 1 Üye okuyor: (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir)
 
Seçenekler
Stil

Yetkileriniz
Konu Acma Yetkiniz Yok
Cevap Yazma Yetkiniz Yok
Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok

BB code is Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML-Kodu Kapalı
Trackbacks are Açık
Pingbacks are Açık
Refbacks are Açık



Tüm Zamanlar GMT +3 Olarak Ayarlanmış. Şuanki Zaman: 11:45.

Forum Bilgilendirme Künye
Powered by vBulletin® Version 3.8.4
Copyright ©2000 - 2024, Jelsoft Enterprises Ltd.

Forumel, lisanslı vBulletin kullanmaktadır!
Forum Sahibi: Dea Dia ve Gece

Sitemiz; yer sağlayıcı bir forum sitesidir. Forumel.Com adresimizde yapılan paylaşımlar, moderasyon ekibimizin onayına dahil olmadan direkt olarak yayınlanmaktadır. 5237 sayılı TCK (Türk Ceza Kanunu) ve 5651 Sayılı Kanun'un ilgili maddelerini ihlal eden kişilerin IP adresleri de dahil olmak üzere sair kişi veya adli mercilere müzekkere (Resmi Üst Yazı), tarafımıza tanzim edildiği takdirde paylaşılacaktır. Hukuka aykırı bir paylaşımın olduğunu düşündüğünüz mesaj ya da konuyu; İLETİŞİM linkine bildirim yoluyla iletebilirsiniz. 48 saat içerisinde mevcut şikâyetiniz üzerinden tarafınıza ulaşılacak, gerekli işlemler tesis edilecektir.

Tasarım: Dea Dia