Neden daha fazla kitap okumalıyım?

Neden daha fazla kitap okumalıyım sorusu daima aklımızdadır. Hayatın temel niteliklerine sahip olmak istiyorsak kitaplar en güçlü dostlarımızdır. Kitap kurdu olan birçok kişi okudukları kitaptan elde ettikleri bilgilerden aşırı derecede memnuniyet duyarlar. Fakat bu memnuniyet onlar için bir tür ruhsal meditasyon anlamını taşır. Meditasyon sonrasındaki kazanımlarını düşünmeye başladıklarında ise kendilerini boşlukta hissederler. Bugüne kadar okudukları kitaplar onlara çok şey kazandırmıştır ama bundan sonrası daima çelişkilidir.


Kitap okumaya yeni yeni alışan kişiler, okuma alışkanlığını yeni edinmiş bireyler bu konuda biraz şanslıdırlar. Çünkü onların bu şekilde bir soru sorma eğilimleri olmaz. Onlar zaten daha fazla kitap okuma hedefiyle yola çıkmışlardır. Daha fazlasında neler olduğunu pek düşünmezler.

Neden daha fazla kitap okumaya çalışmalıyım?
Kendinizi hangi insan grubuna dahil ettiğinizi bilmiyorum. Açıkçası ben hangi gruptayım onu da bilmiyorum. Ancak, hangi grupta olursanız olun daha fazla kitap okuduğunuz zaman hiçbir şey kaybetmiş olmazsınız. Aksine hayatınıza değer katacak çok önemli bir yatırımın temellerini atmış olursunuz.

Yılda kaç kitap okuyorsunuz? Sayfa sayılarının hiçbir önemi yok. Net rakamı zihninizde bir canlandırın. Rakam 50 ve üzerindeyse şanslısınız çünkü yatırımı çoktan yapmaya başlamışsınız bile. Rakam 50 ve altındaysa ancak sınıra çok yakınsa biraz daha gayret etmelisiniz. Rakam bu düzeylere gerçekten çok uzaktaysa… işte o zaman okuma alışkanlığını mutlaka edinmelisiniz!

Zaman hayatınız boyunca takas edemeyeceğiniz en önemli niteliklerden birisidir. Para ikinci sırada yer alır veya hayat felsefenize göre elinizin kiri bile olabilir. Bunların arasında mekik dokuyan şey ise okumadan edineceğiniz faydalardır. Bir kitabı okuduğunuz zaman size fayda sağlayacağını düşünürsünüz. Birkaç kitapta faydalar artış gösterir, çok daha fazla kitapta ise faydalar doruk noktasına ulaşır. Basit bir mantık yürütürsek böyledir değil mi? Bence hayır, çünkü okuyacağınız veya okumanız gereken kitapların sayısı belki ömrünüz boyunca bitiremeyeceğiniz kadar fazladır. Bu nedenle doruk noktasına ulaşma şansınız yoktur. Ancak daha fazla kitap okumanız konusunda sizi ikna edebilecek çeşitli sebepler vardır.

1. Bilgi
Bilginin değerli olduğunu neredeyse tüm dünya biliyor. Dolayısıyla bizim de bu gerçeği artık kabul etmemiz lazım. Peki, bilgiyi nereden elde edeceğiz? Bu soru biraz hilelidir. Birçok kişi artık kitapların modasının geçtiğini ve internet üzerinden her şeye erişim sağlayabileceklerini düşünüyorlar. Onlara göre saniyeler içerisinde bilgiye erişmek varken saatlerce kitap okumak vakit kaybıdır.

Bu düşünceyi desteklemek gerekiyor mu? Koşullara göre değişir. İnternetin ne yaparsa yapsın hiçbir zaman aranılan bilgiyi somut olarak size sunma konusunda birincil kaynak olmayı başarması pek mümkün görünmüyor. Bunun nedeni ise yönlendirmelere açık olmasıdır. İnternet üzerinde dönen bir bilginin manipülasyona karşı ayakta durabilmesi çok güçtür. Bu nedenle edinilen referanssız bilgileri, doğru ve somut bilgi olarak görebilme şansımız çok düşüktür. Bu yanlış bilgiye sahip olmamıza ve yanlış hareket etmemize neden olur.

Diğer taraftan yazarlar için bilginin sunumu konusunda kitaplar çok daha rahat alanlardır. Referanslar, atıflar, örneklemeler, betimlemeler, farklı yaklaşımlar, farklı kurgular ve daha birçok durum kitabın içerisinde yer alıyorken, bunu internet üzerinden okuyucuya ulaştırmak oldukça güçtür. Çünkü internet okuyucusunun amacı aradığı bilgiye ulaşmaktan ziyade aradığı bilgiye hızlıca ve en kısa bir biçimde ulaşmaktır. Dolayısıyla bir yazar kitabını elektronik ortamda yayınlasa bile hedef kitlesi yine standart kitap okuyucularıdır.

Bilgi konusunda sözünü ettiğim somutluk ve doğruluk niteliğini umarım anlamışsınızdır. Bir konu hakkında yaklaşık 20-25 kitap okumanız durumunda o konuda bilgili olan insanlar arasına kendinizi yerleştirmiş olursunuz. Okuduğunuz kitap bunun 10 katı yani 200-250 civarında olduğunda ise o konuda uzmanlığa ulaşmış olursunuz.

2. Sürükleyicilik
Kitap okumak televizyon izlemek gibi pasif bir eylem değildir. Zihninizi ekstra çalıştırmanız gerekir. Sonucunda ise zihniniz daha sağlıklı olur.

Burada söylemek istediğim şey televizyonun çok kötü bir şey olduğu değildir. Bu kısmı lütfen yanlış anlamayın. Televizyon bir şekilde hayatımız içerisinde eğlence merkezinin ortasında yer alır. Sevmek veya sevmemek kişiye kalmıştır.

Kitap okumak da benzer niteliktedir. Nitekim, bir insana zorla kitap okutturmaya kalkarsanız kazanımlar konusunda pek bir şey beklememeniz gerekir. İstek ve memnuniyet kitap okurken ondan alınacak verimi belirleyen içsel duygulardır. Bunları ortadan kaldırdığınız zaman zihnin çalışması yerini kişinin önünde duran kitaptan kurtulma çabasına dönüşür.

Kitaplar içlerinde bulunan yoğun bilgiler nedeniyle sizi durmadan soru sormaya, düşünmeye ve eleştirilmeye doğru sürükler. Bunun sonucunda birçok şeye eleştirel bakış açısı getirmeyi başaracak bir zihne sahip olursunuz. Eleştiriyi daima yıkıcı olan unsurlar içerisinde görmemelisiniz çünkü eleştiri bir şeyin daha iyi olması için gereken bir unsurdur.

3. Kişisel Gelişim
Bir kitap kişisel gelişim konusunda size doğrudan yardımcı olamasa bile içeriği ile size daha fazlasını sunabilir. Kurgusal, bilimsel, kültürel ve felsefeye dayalı kitaplar yeni ve güçlü fikirlerle doludur. Bunların hiçbirisi herhangi bir klasik internet yazısında bulma şansına sahip olamayabilirsiniz. Çünkü kitaplar bir bütündür, yapısı ve içeriği daima bir bütünü temsil ederler. Fikirlerin yer aldığı kısımdan bir bölümü alıp bir sitede yayınlamaya çalışsanız bile başını ve devamını sunmadığınız için bilgi askıda kalacaktır.

4. Bilinçlenme
Etrafınızda neler olup bittiğini bilmek için televizyonları ve gazeteleri takip ediyor olabilirsiniz. Ancak bunlar yeterli değildir. Siyasi kirliliğin içerisinde dünyada neler olup bittiğini bilmek için resmen samanlıkta iğne aramanız gerekir. Bununla birlikte gazetelerin büyük bir bölümü pazarlama kampanyaları doğrultusunda prim yapmayacak teknolojik veya bilimsel haberleri sunma gereği duymazlar.

Bu nedenle sadece televizyon ve gazeteye bağlı kalarak dünyada neler olup bittiğini anlamanız pek mümkün değildir. Bu nedenle bilinçli bir birey olmak istiyorsanız kitaplara yönelerek tarih ve edebiyatın dışına çıkmayı düşünebilirsiniz. Araştırmalar ve bilimsel kitaplar bu konuda size yardımcı olacaktır.

Diğer taraftan okumanın sadece kitaplarla sınırlı bir alan olmadığını düşünürsek kendi alanında uzman olmuş bireylerin blog adreslerini takip ederek son gelişmeler hakkında daha detaylı bilgiler edinme şansına sahip olursunuz. Nitekim, bir süre sonra değerli blog yazarları size bir takım kitaplar önermeye başlayacağı için başladığınız noktaya geri döndüğünüzü düşünebilirsiniz. Ancak unutmayın, her kitap hakkında bilgi sahibi olamayabilirsiniz. Bu nedenle insanların kitaplar hakkındaki değerlendirmelerine kulak vermelisiniz.

5. Güç

Genele bakacak olursak ülke olarak kitap okumadığımız ortada. Okuma alışkanlığımız çok zayıf. Dolayısıyla birçok konu karşısında cahil kalıyoruz. Ancak cahilliğin bir lütuf olduğunu düşünmemek gerekiyor. Çünkü hedefinizde yorumlamak veya değiştirmek varsa bilmediğiniz bir konu hakkında bunu yapmanız imkansızdır.

Kendiniz, farklı kültürler, bilimsel gelişmeler ve dünyada olup bitenler hakkında bilgiye sahip olduğunuz zaman insanların bir bölümünde olmayan bilinç gücüne sahip olmuş olursunuz. Bunu yapabilmek için ise elbette daha fazla kitap okumak için çabalamalısınız.

6. Değişim

Buna inanması güç olabilir ancak bir zaman sonra farkına varırsınız. Konuşmanız, düşünceleriniz, dış görüntünüz, mimikleriniz, tavırlarınız ve yaklaşımlarınız zaman içerisinde değişim göstermeye açıktırlar. Direnmeniz yersiz çünkü daha fazla kitap okudukça hepsinde değişim yaşayacağınızı bilmelisiniz.

Değişim özünde kötü bir şey değildir. Bazen gereksinim bile olabilir. İnsan bir şekilde kendini değiştirmek isteyebilir ve kendisini nasıl değiştireceğini merak edebilir. İşte bu durumlarda farklı fikirlere sahip olacağınız kitaplara danışmanız gerekir. Onlar sayesinde belki hayat boyunca yaşayamayacağınız tecrübeleri edinmiş olursunuz. Karşılığında ise hayatınıza daha iyi yön verebilmek gibi bir fırsat elde edersiniz.



Bilgi, sürükleyicilik, kişisel gelişim, bilinçlenme, güç ve değişim nitelikleri insanın hayat boyu ihtiyaç duyacağı temel nitelikler arasında yer alır. Neden daha fazla kitap okumalıyım diye düşünen insanların başında geliyorsanız sorunuza artık cevabınız olduğunu düşünüyorum. Kendinizi zorlamadan, günlük 1 saat bile olsa kitap okumaya vakit ayırarak zaten daha fazla kitap okumayı başarmış olursunuz. Önemli olan bunu hedef haline dönüştürmek ve hedefe doğru ilerlemektedir.