08 Haziran 2022, 20:48
|
#1
|
Çevrimdışı
Leydihan
Üyelerin profil bilgilerini yalnızca kayıtlı üyeler görüntüleyebilir. Lütfen kaydol bağlantısından üye olunuz.
|
Eski Sevgilimi Nasıl Unuturum?
Eski Sevgilimi Nasıl Unuturum?
Unutmayı unutun. Unutmak diye bir şey yoktur. Adapte olmak vardır.
Aşk acısı takıntılı bir durumdur. Aşk ve takıntı aynı hormonlardan beslenir. Belki de artık szin için bitmesi gereken bir ilişkiydi ama yine de içinizin acısı bir türlü dinmiyor.
Ne yapacaksınız?
İlk olarak ayrıldığınız insanı sosyal medyadan takip etmeyeceksiniz. Stalklamak denen bir tabir girdi hayatımıza ve bu durum ne yazık ki ayrılsanız dahi o insanın bir şekilde gözünüzün önünden gitmesine izin vermiyor. Yeni takibe alınan insanları görmek, başka birinin fotoğraflarını beğendiğini görmek, yeni eklediği insanları incelemek sizin o insandan zihinsel olarak kopmamanıza neden olur ve bu sizin için takıntılı bir uğraş halini alır. Siz bunları gördükçe acaba eklediği insan kim, neden fotoğrafını beğendi, o kadınla ya da erkekle yazışıyor mu diye düşündükçe eski sevgilinizi de daha çok düşünmeye başlarsınız. Zihninizde her şeyi tekrarlayıp durursunuz. O insanla yaşadığınız her anı düşünmek, söylediklerini zihninizin içinde döndürmek bir kısırdöngüye dönüşür. İlk başta bu alışkanlığı bir kenara bırakmak elbette pek de kolay olmayacaktır ama kendinize bunu bir kural olarak benimsemeniz kurduğunuz takıntılı bağın çözülmesine yardımcı olacaktır.
İkinci aşama ayrılığı anlamlandırmaktır. Sizden ayrılan sevgilinizin gidişini kendinizle ilgili bir eksikliğe bağlamaktan sakının. ''Ben nasıl terk edilirim?'' düşüncesi sizi bir kişilik krizine sürükleyeceğinden bu durumun öfke ve mutsuzluk yaratması kaçınılmaz olacaktır. Böyle bir savaşın içine girdiğinizde bunun egosal bir çalkantı olduğunun, yaşadıklarınızı bir saldırı olarak algıladığınızın bilincinde olun. Olanlar bir saldırı değil, kimse sizin kimliğinizi tehdit etmiyor. Sadece olması gereken oldu, belki de ve ilişkiniz bitti. Bunun sorumlusunu aramaktan vazgeçin. Kendinize ya da o insana yönelik ağır suçlamalarda bulunmayım. Biten ilişkinizin ardından yas tutmak, üzülmek, ağlamak içinizden geliyor olabilir. Ancak yapacağınız başka şeyler de var. Hayatınıza katacağınız yeni insanlar, gelişmeniz için yaşamanız gereken başka başka hikayeler. Ayrılığı anlamlandırmanız bu bu süreçte sağlıklı bir şekilde yol almanıza yardımcı olacaktır.
Üçüncü adım bu ilişkinin size neler getirdiğini ve sizden neler götürdüğünü yazarak çıkarmak olsun. Bu insan size neler kazandırdı neler kaybettirdi bir yere yazın ve net tabloyu görmeye çalışın. İlişkinin başlangıcından bugününüze gelene kadar hayatınıza kattıklarının ya da kaybettirdiklerinin bir raporunu çıkarın. Belki de gereksiz bir ayrıntıya takılı kaldınız ve büyük resmi göremeyecek kadar körleştiniz. İşte tam da bu anlarda gelir bir his ve içinize yerleşir. ''Aslında o kadar da mutlu değildim...'' ya da '' Beni düşündüğüm kadar değerli hissetirmemiş hiç'' cümleleri dökülüverir dudaklarınızdan. Samimi ve doğru bir değerlendirme yapın ama sakın kendinize haksızlık etmeyin.
İlişkilerde daha çok beraber olduğumuz insanları hayatımızın merkezine alma geri kalan her şeyi onun çevresine örme eğiliminde oluruz. Şimdi o merkezdeki insan gitti. Peki onu merkeze koymadan önceki hayatınızda neler yapıyordunuz? Hâlâ görüşmekte olduğunuz arkadaşlarınızla görüşün, ihmal ettikleriniz varsa onlara daha çok zaman ayırın. Kendinizi eve kilitlemektense sosyalleşmeyi tercih edin. Programlar yapın ve size değer verenlerle vakit geçirin.
Son olarak en büyük hata sürekli mutsuzluk ve semptomları göstermektir. Her şeyden elinizi ayağınızı çektiyseniz, battaniyenin altından çıkmıyorsanız, sürekli uyumayı ya da evde oturmayı tercih ediyorsanız yanlış yoldasınız. Bu sizin mutsuzluğunuzu daha da perçinlemekten başka bir işe yaramaz. Bunun tersine mutluymuş gibi davranın.
Duygularınızın esiri olmayın, davranışlarınızı kontrol ederek davranışlarınızın duygularınızı oluşturmasını sağlayın.
Bunları denemek için kendinize 63 gün verin. Neden 63 gün? Bir insanın alışkanlı edinmesi için gereken zaman 21 gün olarak belirlenmiştir, yani siz bir şeyi 21 gün boyunca tekrar tekrar yaparsanız o şey sizin için bir alışkanlık haline dönüşür. Bu da bilimsel olarak beyninizdeki yeni bağlantı nöronlarının oluşması için gereken zamandır. 3 tane 21 günse sizin tam iskrar demektir. Hem psikolojik hem de fizyolojik olarak temizlenmeniz ve yeni bağlantılar kurmanız için sihirli sayı 63'tür.
Süreci bozmadan, kararlı bir şekilde durmak, her ne olursa olsun kendinizi ve değerinizi unutmamak aşk acısından çıkışın kapısını açacak anahtarlardır.
Tüm bunlar üzerinde istikrarlı bir çalışma kalbinizdeki acıların hafiflemesine yardımcı olur. Ancak yeni birine kapıları açmak, size gerçek değerinizi hissettiren birinin kalbinize girmesine izin vermek size gerçekten de iyi gelecek şey olabilir.
İmzalardaki bağlantıları veya görselleri görüntülemek için gönderi sayınızın 10 veya daha fazla olması gerekir. Şu anda 0 mesajınız var.
|
|
|